Şu da emredildi: Yüzünü dine bir Hanif olarak çevir. Sakın müşriklerden olma.
Yunus Suresi 105
Ben bir Hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben.
Enam Suresi 79
İbrahim ne bir Yahudi idi, ne de bir Hıristiyan. O sadece hanif bir müslümandı. O müşriklerden değildi.
Ali İmran Suresi 67
Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlıbaşına bir ümmetti; bir Hanif olarak Allah'ın önünde eğiliyordu. Müşriklerden değildi.
Nahl Suresi 123
De ki Allah doğrusunu söylemiştir / vaadinde sadıktır.Haydi artık Hanif olarak İbrahim'in Milleti'ne uyun! Müşriklerden değildi o.
Ali İmran Suresi 95
Allah'a ortak koşmadan, Hanifler olarak... Allah'a ortak koşan kişi, gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor veya rüzgar onu uzak bir yere fırlatıp atıyor gibidir.
Katılma Tarihi: 22 ocak 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 110
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
efrayim58 Yazdı:
....Allah'ın açıklanmasını istemediği...
arkadaşım bu biraz fazla had ve sınır aşmak olabilirmi sence? Yani Allah'ın neyi isteyip istemediğini (Kur'an'da ki açıklamalarının dışında) biz tahmin ya da kesin bir dille söyleyebilir ve iddia edebilirmiyiz?
Katılma Tarihi: 22 ocak 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 110
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
arkadaşlar birde şu soruma cevap verecek birisi varmı? daha önce sorduydum ama arada kaynadı galiba;
metinle muhatap arasındaki mesafe açıldıkça, metin ile bağlam
arasındaki sıkı ilişkiye binaen dil'i ve bağlam'ı bilmek bir zaruret
oldu. İşte o zaman, dil'i ve bağlam'ı bilenler, dolaylı muhataplar
nezdinde -haklı olarak- vazgeçilmez birer merci halini aldılar... Bu
durumda, değil sadece Hz. Peygamber'in, onun bütün yakın arkadaşlarının
söyledikleri her söz, yaptıkları her amel, -hiç kuşkusuz taşıdıkları
asli kıymetin ötesinde- büyük bir önem kazanacak, Hz. Peygamber'in
sözlerini bilenlere, amellerine şahit olanlara müracaat etmek, Kur'an'ı
anlamak bakımından bir zorunluluk olacaktı. Şimdi bütün bunlardan onra soruma geçiyorum;
Bedir Savaşıyla ilgili tafsilatı bilmeden Enfal Suresi'ni, Uhud Savaşıyla ilgili tafsilatı bilmeden Nisa Suresi'ni,
Araplardaki "zihar" adetini bilmeden Mücadele Suresi'ni,
İfk hadisesini bilmeden Nur suresi'ni, Mekke toplumunun tarihini bilmeden Fil Suresi'ni, Ticari hayatını bilmeden Kureyş Suresi'ni,
Hz. Peygamberin özel hayatını bilmeden yahudilerle ve münafiklarla
ilgili değerlendirmeleri, o dönem arabın tasavvuratını, kullandığı
deyimleri, mecaz, istiare,
kinaye, ta'riz, v.b. söz sanatlarını bilmeden Kur'an'ın idyomatik
anlatımlarını, kısacası o dönemin diline ve metnin tabii bağlamına
vakıf olmadan neredeyse Kur'an'ın tamamını anlamaya imkan varmıdır?..
Allah'ın bize Kuran-ı Kerim'de isimlerini bildirmediği Habil ile Kabil'i Havva'yı biz müslümanlar, Kuran-ı Kerim'de yeralmış olarak biliyoruz.
Bu yanlış bulguyu efrayim ortaya koyduğu zamanda,o isimler Tevrat'ta ve İncil'de yer almış, Kuran-ı Kerim'de yeralmamış olabilir. Sünnetlerle o isimlere inanacağız diyebiliyorsunuz.
Bu düşüncelerinizden Allah'a sığınırım.
....Allah'ın açıklanmasını istemediği... cümlesine değilde işin özüne yoğunlaşmanız daha doğru olacağı düşüncesindeyim...
selam gondolcu, ben arapça bilinirse daha iyi anlaşılır demek istedim..Ama ekleme yapmakta yarar var ki sadece dilde kurtarmaz
metinle muhatap arasındaki mesafe açıldıkça, metin ile bağlam
arasındaki sıkı ilişkiye binaen dil'i ve bağlam'ı bilmek bir zaruret
oldu. İşte o zaman, dil'i ve bağlam'ı bilenler, dolaylı muhataplar
nezdinde -haklı olarak- vazgeçilmez birer merci halini aldılar... Bu
durumda, değil sadece Hz. Peygamber'in, onun bütün yakın arkadaşlarının
söyledikleri her söz, yaptıkları her amel, -hiç kuşkusuz taşıdıkları
asli kıymetin ötesinde- büyük bir önem kazanacak, Hz. Peygamber'in
sözlerini bilenlere, amellerine şahit olanlara müracaat etmek, Kur'an'ı
anlamak bakımından bir zorunluluk olacaktı.
Selam Selimbay;
Peki, senin dediğini yapalım.
Şu linkteki Tefsir-i Kebir alıntısını okuyup neler anladığınızı ve ne anlamamız gerektiğini bize açıklarsanız cidden müteşekkir olacağım.
Sanırım bu kişiler iyi derecede Arapça biliyorlar ve muhtemelen sizin referans olarak sunduğunuz bütün kaynakları da hepimizden daha iyi biliyorlardır.
Açıklamalarınızı bekliyorum.
Muhabbetlerimle...
Selam Selimbay;
Sizden yanıt bekliyorum.
Muhabbetlerimle...
__________________ "(Onu size indirdik ki) <Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa indirildi, biz ise onların okumasından habersizdik (o Kitâpları okuyamıyor, dillerini anlayamıyorduk)> demeyesiniz."(En'am,156)
Katılma Tarihi: 22 ocak 2008 Yer: Turkiye Gönderilenler: 110
Gönderen: 30 kasim 2019 Saat 00:16 | Kayıtlı IP
selam aliaksoy, Kur'an'dan tefsir yapmak, tevilllerde bulunmak için kendimi yeterli görmüyorum insanları yanıltıpta ahirette bunun vebalinden korkarım. O yüzden sen daha ehil birisine bunun tefsirini yaptırırsan hem beni sorumluluktan kurtarırsın, hemde başkalarının yanlış öğrenmelerine engel olmuş olursun.. Teşekkür Ederim..
Sizin yetkiniz yok foruma yeni mesaj ekleme Sizin yetkiniz yok forumdaki mesajlara cevap verme Sizin yetkiniz yok forumda konu silme Sizin yetkiniz yok forumda konu düzenleme Sizin yetkiniz yok forumda anket açma Sizin yetkiniz yok forumda ankete cevap yazma